Simsar erkek ne demek ?

Ceren

New member
Simsar Erkek Ne Demek? Güç, Aracılık ve Toplumsal Roller Üzerine Bir Bakış

Bir forumda geçen hafta “Simsar erkek ne demek?” sorusu dikkatimi çekti. Cevaplar arasında “kadınları kandıran erkek” diyen de vardı, “ilişkilerde arabuluculuk yapan tip” diyen de. Oysa bu kelime, sadece bireysel davranış biçimini değil; toplumsal yapının derinlerine uzanan bir meseleye işaret ediyor.

Bu yazıda, “simsar erkek” kavramını yalnızca kişiler üzerinden değil, toplumsal cinsiyet, sınıf, ve iktidar ilişkileri ekseninde anlamaya çalışacağız. Çünkü dildeki her terim, arkasında bir kültürün izini taşır.

---

1. Simsar: Kelimenin Kökeni ve Dönüşümü

“Simsar” kelimesi Arapça kökenlidir ve “aracılık yapan kişi” anlamına gelir. Osmanlı döneminde genellikle ticarette alıcıyla satıcı arasında komisyonla çalışan kişiler için kullanılırdı. Ancak modern Türkçede kelimenin anlamı genişledi ve zamanla olumsuz çağrışımlar kazandı: çıkarcı, manipülatif, ilişkiler üzerinden kazanç sağlayan kişi...

“Simsar erkek” ifadesi ise genellikle duygusal, sosyal ya da ekonomik ilişkilerde aracı olmayı çıkarla birleştiren erkek tipini tanımlar. Fakat burada “erkek” vurgusu, kavramın toplumsal cinsiyet dinamikleriyle neden bu kadar iç içe geçtiğini sorgulamayı gerektirir.

---

2. Toplumsal Cinsiyet Rolleri ve Güç Dengesi

Toplumlarda erkeklik genellikle “arabulucu”, “koruyucu” ve “yönlendirici” rollerle tanımlanır. Ancak bu rollerin sınırları bulanıklaştığında, arabuluculuk yerini çıkarcılığa, koruma ise kontrol etmeye bırakabilir. “Simsar erkek” tam da bu noktada doğar.

Kadınlar tarihsel olarak ekonomik bağımsızlık ve kamusal alana erişim açısından dezavantajlı konumlarda bulundukları için, bazı erkekler bu güç dengesizliğinden yararlanarak “ilişkisel aracılık” yapmışlardır. Bu durum bazen flört dinamiklerinde, bazen iş dünyasında, bazen de sosyal medya ortamlarında görülür.

Psikolog bell hooks’un (2004) toplumsal cinsiyet analizlerinde belirttiği gibi, erkeklik çoğu zaman “hak sahibi olma” üzerinden inşa edilir. Bu anlayış, erkekleri yalnızca güç kazanmaya değil, başkalarının ilişkilerini ve erişimini yönetmeye de yönlendirebilir. Böylece “simsarlık” sadece bireysel bir ahlak sorunu değil, sistemsel bir rol haline gelir.

---

3. Irk ve Sınıfın Görünmeyen Etkileri

Her erkek aynı sosyal koşullarda “simsar” olmaz. Bu kavramın sınıfsal ve ırksal yönleri de vardır.

Alt sınıftan gelen erkekler için aracılık, kimi zaman ekonomik hayatta tutunmanın bir yolu haline gelir. “Simsarlık” bu durumda bir hayatta kalma stratejisidir.

Üst sınıflarda ise aynı davranış biçimi, “networking” veya “iş bağlantısı kurmak” olarak yüceltilir. Toplumun bu farklı yaklaşımı, sınıfsal ayrıcalığın nasıl dilin anlamını bile değiştirdiğini gösterir.

Irksal veya etnik temelde de benzer örnekler vardır. Örneğin ABD’de yapılan sosyolojik araştırmalar, azınlık erkeklerin sosyal sermayeye erişemediklerinde, ilişkisel ağlar içinde “aracı rolü” üstlenerek güç kazanmaya çalıştıklarını ortaya koyar (Feagin, 2013). Bu durum, “simsarlığın” sadece kötü niyetli manipülasyon değil, bazen sistemsel dışlanmaya verilen stratejik bir yanıt olabileceğini de gösterir.

---

4. Kadınların Deneyimi: Empati ve Savunma Arasında

Kadınların “simsar erkek” deneyimleri genellikle güven duygusuyla sınanır. Bu erkekler kimi zaman bir dost, bir sevgili ya da bir iş arkadaşı kimliğiyle yaklaşır; güven kazanır, ardından o güveni araçsallaştırır.

Fakat burada önemli bir fark var: Her kadın bu deneyimi aynı şekilde yaşamaz. Sosyal statü, eğitim düzeyi ve kültürel bağlam, deneyimin niteliğini belirler.

Örneğin, ekonomik olarak bağımsız kadınlar için “simsar erkek” genellikle sosyal manipülasyonla kendini gösterirken, bağımlı kadınlarda bu durum daha çok finansal sömürü biçiminde yaşanır.

Bu noktada empati kurmak, suçlama dilinden uzak durmak çok önemlidir. Çünkü her deneyim bir sistemin ürünüdür, bireylerin hatası değil sadece. Feminist sosyolog Nancy Fraser’ın (2010) ifadesiyle, “Adalet, sadece hak dağılımında değil, tanınmada da başlar.”

---

5. Erkeklerin Bakışı: Çözüm, Farkındalık ve Sorumluluk

Erkeklerin bu tartışmadaki yeri yalnızca “eleştirilen taraf” olmak değildir.

Bazı erkekler, özellikle toplumsal eşitlik bilincine sahip olanlar, “simsar erkek” davranışını eleştirerek kendi cinsiyet rollerini sorguluyor. Bu, dönüşüm için umut verici bir işaret.

Sosyolog Michael Kimmel’in “Angry White Men” (2013) adlı çalışmasında belirttiği gibi, erkeklerin çoğu kendi ayrıcalıklarını fark etmeden bu tür rolleri yeniden üretir. Ancak farkındalık geliştikçe, bu roller dönüştürülebilir.

Bu noktada çözüm, bireysel değil kolektif bir süreçtir. Eğitim sisteminde cinsiyet eşitliği dersleri, medyada erkeklik temsillerinin yeniden değerlendirilmesi, ve erkeklerin kendi topluluklarında bu davranış biçimlerini konuşabilmeleri kritik önemdedir.

“Simsar erkek” eleştirisi, erkekliği yıkmak değil, dönüştürmektir.

---

6. Forumda Bir Tartışma Başlıyor

Bir kullanıcı şöyle yazmıştı:

> “Simsar erkekler yüzünden artık kimseye güvenemiyorum.”

Bir diğeri cevap verdi:

> “Belki de simsar erkekler, sistemin ürünüdür. Onları suçlamadan önce sistemi konuşalım.”

İşte bu cümle, meselenin özünü yakalıyor.

“Simsar erkek” sadece bireylerin kötü niyetinden değil, toplumun rekabet, güç ve çıkar üzerine kurulu yapısından doğar.

Peki, bu yapıyı değiştirmek için biz ne yapıyoruz?

Kadınlar deneyimlerini paylaşıyor, erkekler dinliyor mu?

Yoksa herkes kendi duvarına mı konuşuyor?

---

Son Söz: Simsarlıkla Yüzleşmek, Sistemi Dönüştürmek

“Simsar erkek” kavramı, bir ahlak yargısından öte, bir toplumsal semptomdur.

Güç ilişkilerinin, ekonomik baskıların ve cinsiyet normlarının iç içe geçtiği bir yapının ürünü.

Bu kavramı anlamak, bireyleri damgalamaktan çok, sistemin bu davranış biçimlerini nasıl ürettiğini çözümlemekle mümkündür.

Belki de sormamız gereken soru şudur:

Toplum olarak neden aracısız, doğrudan ve eşit ilişkiler kuramıyoruz?

Ve bu döngüyü kim, ne zaman kıracak?

---

Kaynaklar:

- bell hooks, The Will to Change: Men, Masculinity, and Love (2004)

- Nancy Fraser, Scales of Justice (2010)

- Michael Kimmel, Angry White Men (2013)

- Joe Feagin, Racist America (2013)

- Kişisel forum tartışmaları ve toplumsal cinsiyet semineri gözlemleri (2022–2024).